Avrupa Birliği (AB) sınırlarına yönelik düzensiz göç geçişleri, 2025 yılının ilk üç ayında geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 30 azaldı. Ancak bu düşüş, insan hakları örgütleri tarafından AB’nin Libya ve Tunus gibi ülkelerdeki hak ihlallerine göz yumarak uyguladığı caydırıcı politikaların bir sonucu olarak yorumlanıyor. AB, benzer bir politikayı Afgan ve Suriyeli göçmenleri ülkede tutmak kaydıyla iktidarın otoriterleşmesine göz yumarak Türkiye için de uyguluyor.
Veriler Ne Gösteriyor?
AB sınır koruma ajansı Frontex’in açıklamasına göre, düzensiz göçmen
akımlarında en belirgin düşüş (yüzde 64) Arnavutluk, Sırbistan, Karadağ ve
Kuzey Makedonya güzergâhında kaydedildi. İngiltere’ye geçişlerde ise yalnızca
yüzde 4’lük bir azalma görüldü.
İnsan Hakları Gözlemevi’nden (HRW) Judith
Sunderland, 2024’teki yüzde 38’lik düşüşle devam eden bu eğilimin, “AB’nin
sınırları kapatma stratejisinin insanları daha tehlikeli rotalara zorladığını”
vurguladı.
İnsani Bedel: Ölümler ve İhlaller Devam Ediyor
Örgütler, azalan sayıların arkasında büyük bir insani maliyet olduğuna dikkat
çekiyor. Sunderland, “Bu istatistikler, Akdeniz’de boğulanların,
Belarus-Polonya sınırında geri itilenlerin veya çöllerde mahsur kalanların
hikâyelerini gizliyor” ifadelerini kullandı. AB’nin Libya ve Tunus’la yaptığı
anlaşmalar, işkence, cinsel şiddet ve keyfi gözaltıların belgelendiği kamplarda
mültecilerin tutulmasına yol açıyor.
AB’nin ‘İş Birlikleri’ Suçlama Konusu
Avrupa Anayasal ve İnsan Hakları Merkezi (ECCHR), Akdeniz’deki mültecilere
yönelik muamele nedeniyle Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne şikâyette bulundu.
ECCHR Hukuk Danışmanı Allison West, “Resmi rakamlar azalmış olsa da Libya ve
Tunus’taki insanlık dışı koşullar, AB desteğiyle sürüyor” dedi. Batı, AB’nin
“korumadan çok kontrolü önceleyen” politikalarının insan hakları ihlallerini
kaçınılmaz kıldığını belirtti.
Ölümler Artıyor, Çocuklar Hedefte
Uluslararası Göç Örgütü (IOM), Kuzey Afrika’dan hareket eden teknelerin
durdurulmasının geçişleri azalttığını ancak ölümlerin sürdüğünü açıkladı.
2025’in ilk çeyreğinde en az 555 kişi hayatını kaybetti. UNICEF ise son 10
yılda 3.500 çocuğun Akdeniz’de öldüğünü veya kaybolduğunu duyurdu. IOM,
“Düzensiz göç yerine güvenli kanallar oluşturulmalı” çağrısı yaptı.
Sonuç: İstatistikler Gerçeği Yansıtmıyor
Uzmanlar, AB’nin göçü durdurmak için insan hakları ihlallerine ortak olmasını
kınarken, rakamların gerçeği tam olarak yansıtmadığını vurguluyor: Daha az
“resmi” varış, daha çok gizlenen acı anlamına geliyor.
Kaynak: The Guardian