Bisiklet Film Festivali 19-20 Temmuz'da Londra Rio Sineması'nda

Hiç yorum yok

14 Temmuz 2023

Bisiklet Film Festivali, film uzmanlarından hevesli bisikletçilere kadar geniş bir izleyici kitlesine hitap edecek dört uluslararası kısa film programıyla 19-20 Temmuz tarihlerinde Rio Sineması’nda gerçekleştirilecek.  

 


                                                                                     

 

İlk olarak New York'ta başlayan BFF, dünya çapında 100 şehirde bir milyondan fazla kişiden oluşan bir kitleye yayıldı. Küratörlüğünü üstlendiği belgeseller, anlatılar, animasyonlar, ödüllü yönetmenlerin filmleriyle Bisiklet Film Festivali (BFF), 23ncü yılını Londra’da sanat, film ve müzik dolu zengin bir programla kutluyor.

BFF Londra, 4 kısa film programıyla, birçok ülkeden 35'ten fazla film ve film yapımcısına ev sahipliği yapacak.

Festival 19 Temmuz Çarşamba günü saat 19:00’da kısa filmlerle başlayacak. Bu bölümde izleyiciler; dağ bisikleti, bisiklet paketleme ve ultra dayanıklılık bisikleti gibi konuları içeren dünya çapında bir yolculuğa çıkacak.

Aynı gün saat 21:00’de “Cycle Sport” başlığıyla Rapha ev sahipliğinde düzenlenecek olan bölümde ise Kadınlar Paris Roubaix yarışından Doğu Afrika'daki yarışlara kadar bisiklet sporuna ilişkin gösterimler yer alacak.  

Festival 20 Temmuz Perşembe günü de 19:00’da “Cinematic” ve 21:00’de ise “Urban Bike”  programları adı altında; anlatı, belgesel, müzikal, animasyonlarla devam edecek.

Vale bisiklet park hizmetinin sağlanacağı festivalde, tüm etkinliklere katılım ücreti £35 iken bireysel film programının biletleri ise £15’tan aşağıdaki linkten temin edilebilir.

 

https://www.tickettailor.com/events/bicyclefilmfestival/936568

 

Tarih: 19-20 Temmuz

Yer: Rio Cinema

Adres: 107 Kingsland High St, London E8 2PB

Enfield’ta NHS’ten hizmet alan Türkçe konuşan topluluk üyeleri için hasta katılım grubu kuruldu

Hiç yorum yok

06 Temmuz 2023

Türkçe konuşan nüfusun yoğun olduğu Kuzey Londra’nın Enfield bölgesinde, NHS’ten hizmet alan GP’ye kayıtlı hastalar için Türkçe hizmet veren Hasta Katılım Grubu kuruldu.

 


İngiltere'de Ulusal Sağlık Servisi (NHS) tarafından hastaların sağlık sistemine erişimini kolaylaştırmak amacıyla Hasta Katılım Grupları (PPG- Patent Participation Group) uzun süredir hizmet vermekteydi. Türkçe konuşan toplumun yoğun olarak yaşadığı Enfield bölgesinde Hasta Katılım Grubu, Türkçe olarak da hizmet vermeye başladı.

Türkçe konuşan toplumun sağlık hizmetleri konusunda daha fazla söz hakkı sahibi olmasını kolaylaştıracak olan Turkish PPG’nin kurulmasını sağlayan bir NHS yetkilisi bu konudaki sorularımızı cevapladı.

PPG yani Hasta Katılım Grubu nedir?

İngiltere'de bütün doktor muayenehanelerinde (GP) hastaların görüş ve düşüncelerinin paylaşıldığı bir Hasta Katılım Grubu (PPG) bulunmaktadır.

PPG, aldığınız tüm sağlık hizmetleri ve muayeneyle ilgili konuları görüşmek üzere düzenli olarak bir araya gelen bir grup hastadan oluşmaktadır. Grup, sunulan hizmetler hakkında geri bildirim sağlamak ve geliştirebilecek yollar önermek için doktorlar ve personellerle yakın işbirliği içinde çalışmaktadır.

Hasta Katılım Gruplarına kimler katılabilir?

PPG, muayenehanelere kayıtlı olan tüm hastalara açıktır. Her yaştan ve her kesimden hastanın katılımını ve görüş ve deneyimlerini paylaşmasını memnuniyetle karşılamaktadırlar. Katılmak için herhangi bir özel beceri veya niteliğe ihtiyacınız yok, sadece katılmaya ve katkıda bulunmaya istekli olmanız yeterli.

Hasta Katılım Gruplarının çalışmaları nelerdir?

Grup, genellikle ayda bir kez olmak üzere düzenli olarak toplanır ve toplantılara grubun bir üyesi başkanlık eder. Toplantılar tüm PPG üyelerine açıktır ve ilgilendikleri konuları tartışmak, mahalle doktorları ve klinikler hakkında geri bildirim sağlamak, eleştiri ve önerilerde bulunmak için bir fırsattır.

Okurlarımız Türkçe Konuşan Hasta Katılım Grubuna nasıl katılabilirler?

Bize email üzerinden enfieldturkishppg@gmail.com

ya da 07930423722 numarasından sms yada WhatsApp üzerinden mesaj ile yada arayarak bilgi alabilirsiniz. 

 

Alexander Palace’ta dayanışma ezgileri yankılandı

Hiç yorum yok

30 Haziran 2023

Londra’nın tarihi mekânlarından Alexander Palace Gik-Der tarafından düzenlenen deprem dayanışma konserine ev sahipliği yaptı. Rengin Kadın Korosu, sanatçılar Ahmet Aslan ve Dodan’ın katılımıyla düzenlenen gecede Rengin Öykü Yarışması’nda derece alanlara ödülleri takdim edildi. Gecede tanıtımı yapılan ve 36 öyküden oluşan Rengin Göçmen Kadın Öyküler’i kitabı da büyük beğeni topladı. 

 


                                                                                         

 

Göçmen İşçiler Derneği (Gik-Der) ve Sosyalist Kadınlar Birliği (SKB) 6 Şubat günü Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremin yaralarını sarmak için Londra’nın tarihi mekânlarından Alexander Palace’ta dayanışma etkinliği düzenledi.  Depremzedeler için başlatılan Kardeş Aile Kampanyası kapsamında düzenlenen konserde Rengin Kadın Korosu, sanatçılar Ahmet Aslan ve Dodan sahne aldı. Halkın yoğun katılım gösterdiği etkinliğe demokratik kitle örgütü temsilcileri, İşçi Parti milletvekili Catherine West ile yazar, sanatçı ve akademisyenler de destek verdi.



KAZIM KOYUNCU UNUTULMADI

Sahneye ilk olarak Londra’da Sosyalist Kadınlar Birliği (SKB) bünyesinde oluşturulan 80 kişilik Rengin Kadın Korosu çıktı. Koro Şefi Zuhal Yıldırım, depremin yaşandığı ilk günden bu yana şarkılarını ve türkülerini dayanışmayı büyütmek için söylediklerini ifade etti. Rengin Kadın Korosu Kürtçe ve Türkçe eserlerle dinleyici tarafından coşku ile karşılanırken İran’da katledilen Jina (Mahsa) Amini için seslendirilen “Güneşe akın var” marşı büyük beğeni topladı ve dinleyicilerle hep bir ağızdan söylendi. Ekrandan akan İran’daki direniş görüntüleri ise salonda duygulu anlar yaşattı. Rengin, 2005’te hayatını kaybeden Kazım Koyuncu’nun ölüm yıldönümü anısına iki parça seslendirirken bu esnada seyirciye sanatçıyla ilgili bir slayt gösterisi izletildi.



GÖÇMEN KADINLAR ÖYKÜ YARIŞMASI

Koro performansının ardından Rengin Kadın Korosu’nun kadınlara sanatın her alanında alan açmak üzere yakın bir zamanda düzenlediği Göçmen Kadın Öyküleri Yarışması’nın derece alan yazarlarına plaket ve ödülleri takdim edildi. Ödül sunumlarını gerçekleştiren yarışma jüri üyesi gazeteci Gülseren Daş, gelen öykülerin çeşitliliğinin kendilerini çok etkilediğini söyledi. Daş, yüksek bir katılım beklemediklerini ancak yanıldıklarını belirterek “Kadınlar sanatın her alanında üretmeye devam edecek. Biz de Rengin olarak buna ev sahipliği yapacağız” dedi.

DEPREMZEDELER OY TERCİHİ DAYANIŞMAYI ETKİLEMEZ

SKB ve GİK-Der adına bir konuşma yapan Bedriye Avcıl ise deprem bölgesinden iktidara çıkan oylar sonrası başlayan tartışmalara değinerek “Daha adil ve daha eşitlikçi bir dünya için mücadele edenler için şartlı dayanışma diye bir şey olamaz. Biz bu yardımları yaparken de biz kimin kime oy verdiğine diline, kimliğine bakmadan gerçekleştirdik bu dayanışmayı. Hileler ve adaletsiz seçimler sonrası depremzedeleri ötekileştiren aşağılayan üstenci dil sadece iktidara yarar ve o insanları maalesef iktidara daha fazla yakınlaştırır. Bizlerin hedefi halklar olamaz” dedi. 

Yapılan konuşmaların ardından önce sahneye sanatçı Dodan çıktı. Dodan, hareketli şarkılar ile kitleyi coştururken, dengbej klamları ile ise hüzünlendirdi. Sahneye son olarak sanatçı Ahmet Aslan çıktı. Gitarı ile sahneye çıkan Aslan, Kurmanci, Zazaki ve Türkçe türküler ile izleyenler’ mest etti.







* Gülseren Daş’ın derlediği ve Londra merkezli yayınevi Press Dionysus tarafından basılan Rengin Göçmen Kadın Öyküleri kitabı aşağıdaki linkten temin edilebilir:

https://pressdionysus.com/product/rengin-gocmen-kadin-oykuleri-der-gulseren-das/


* Bu haber ilk defa 29 Haziran 2023 tarihinde Olay gazetesinde yayınlanmıştır.


 

Sanatçı Djanan Turan’dan iki yeni tekli

Hiç yorum yok

23 Haziran 2023

Kuzey Londra yeraltı (underground) müziğinin ana temsilcilerinden biri olan sanatçı Djanan Turan pandemi döneminde hazırlamaya başladığı yeni albümünden biri Türkçe, biri İngilizce olan iki teklisini  müzik severlerle buluşturdu.

 


Djanan Turan’ın ilk teklisi “Yangın”, her türlü adaletsizliği günbegün göz önüne serilen dünyaya bir serzeniş niteliğinde. Kayıtları, Doğu Londra’da, daha önce ödül almış Fossil Stüdyoları’nda (Shannon Saunders, Sam and The Womp) yapılan şarkının elektronik ritimlerini Tansay Omar (Bjork, Boy George), kemanlarını ise Bar Markovich kaydetti.

Eserlerinde her türlü adaletsizliğe karşı bir duruş sergileyen Djanan Turan için şarkı söylemek aynı zamanda ortak bir hüzünle yüreği sızlayan herkesle dertleşmek anlamına geliyor.



Sanatçının ikinci parçası “Diamond In Black” ise dünyada eşitsizlik ve adaletsizliğin doğurduğu sonuçlar yüzünden kaybettiğimiz her çocuğa bir ağıt niteliği taşıyor. Djanan’in kendi ev stüdyosunda kaydettiği, virtüoz Baha Yetkin’in ud, Fred De Mercedes’in bas ve Shem Jarrold’in serangi çaldığı parçanın mikslerini Tansay Omar (Natural Rhythm Recordings) yaptı. Şarkıya eşlik eden ve iç titreten seslere sahip enstrümanlar dinleyiciyle derin bağ kuran sürükleyici bir atmosfer yaratıyor.  

Bu iki eser, Djanan’ın pandemi döneminde üzerinde çalışmaya başladığı Love’s Company albümünden ilk tekliler olma özelliği taşıyor. Bu albüm, sanatçı olarak Djanan’ın müzik yolculuğunda kendisinde iz bırakan her tarzdan faydalanarak, duygularını müzikle en iyi şekilde ifade etmeye adanmışlığının da bir kanıtıdır.

DJANAN TURAN KİMDİR?

Djanan Turan, Türkiye kökenli Londra’da yaşayan bir sarkıcı, besteci ve prodüktördür. Kuzey Londra yeraltı (underground) müziğinin ana temsilcilerinden biri olan Djanan, grubuyla beraber disco’dan reggae’ye ve psychedelic Anadolu halk müziğine kadar çeşitli türlerde performans göstermektedir.

Djanan İngiltere, Avrupa ve Türkiye’de Glastonbury Festivali, Royal Albert Hall, Royal Festival Hall gibi önemli mekanlarda sahne almıştır.

Djanan bugüne kadar bir Türkçe albüm (Düğüm), iki İngilizce EP (Artigo ve Maze) ve sonuncusu Lemon olmak üzere dört adet İngilizce single yayınladı. Solo çalışmalarının yanında Stevie-R ve Rey&Kjavik gibi elektronik müzigin önde gelen sanatçılarının da albümlerinde söz ve vokalleriyle yer aldı. Djanan Maze EP’sini, 2012’de Birleş̧ik Krallık listelerinde Sam and The Womp’in Bom Bom kaydıyla zirveyi gören Raz Olsher’in ortak yapımıyla çıkardı. 

 

www.djananturan.co.uk

Açık hava meyhanesi 23 Haziran’da Kuzey Londra'da

Hiç yorum yok

20 Haziran 2023

Tan Morgül ve Memet Ali Alabora’nın kurucusu olduğu online ve yüz yüze meyhane projesi olan "İstanbul Elsewhere", 23 Haziran, Cuma günü Kuzey Londra’da açık hava buluşmasını gerçekleştirecek.

 


Tan Morgül ve Memet Ali Alabora’nın kurucusu olduğu İstanbulluluk projesi İstanbul Elsewhere, Londra’nın çeşitli yerlerinde kurdukları yaratıcı konsept meyhanelerle, Londralı müdavimlerini ağırlamaya devam ediyor.

Istanbul Elsewhere müdavimleri bu sefer Kuzey Londra’da bir araya gelecek. Etkinliğe ilişkin tanıtım bülteninde şu ifadeler yer alıyor: “23 Haziran Cuma, Londra’nın ferah bir yaz akşamında Açık Hava Meyhanesi’nde buluşuyor ve kadehlerimizi yan yana gökyüzüne kaldırıyoruz. Bize iyi gelen kelimeleri hep birlikte topluyor, rakı şişelerimizin üstüne yazıyoruz. Gelin hep birlikte yıldızların altında Açık Hava Meyhanesi’nde buluşalım! Biz bizeyiz ve yine güzeliz! 23 Haziran’da yıldızların altında, Açık Hava Meyhanesi’ndeyiz.”

Açık hava meyhane etkinliğinde 2 kişi paylaşımlı fiyata; 5 meze, 1 ara sıcak, 1 ana sıcak, tatlı ve 35’lik Yeni Rakı dahil. Detaylar ve bilet almak için: https://www.istanbulelsewhere.com/acik-hava-meyhanesi

Tarih: 23 Haziran 2023, Cuma,

Saat: 19:00
Adres:  Bread & Butter, 7 Enfield Rd, London N1 5EN
Bilet:  £80

 

 

İngiliz halkının çoğunluğu Brexit’in bir hata olduğunu düşünüyor

Hiç yorum yok

17 Haziran 2023

 YouGov’un yaptığı son anketler, İngiltere halkının Brexit oylamasında Avrupa Birliği’nden ayrılma kararı çıkmasından dolayı pişmanlık duyduğunu ortaya koyuyor. İngilizlerin % 56’sı birlikten ayrılmanın yanlış bir karar olduğunu düşünüyor.

 


                                                                               

 

YouGov yaptığı düzenli anketlerle İngiltere halkının belli konular üzerindeki nabzını ölçüyor. Bu anketlerden biri de Avrupa Birliği’nden ayrılmanın sonuçları üzerine. Örneğin Kasım ayının sonunda yapılan bir ankette “AB geçiş dönemi 31 Aralık 2020'de sona erdi. O zamandan beri Brexit'in iyi mi yoksa kötü gittiğini mi düşünüyorsunuz?” sorusuna “oldukça iyi gidiyor” ve “çok iyi gidiyor” yanıtını verenlerin oranı sadece % 12 iken, “oldukça kötü gidiyor” ve “çok kötü diyenlerin” oranları toplamı % 59’u buldu.

İngiltere’nin 31 Aralık 2020'de AB'den ayrılmasından bu yana iki yıl geçti. Bu iki yıl boyunca pandemi sonrası koşullara ve dünya genelinde yaşanan ekonomik istikrarsızlığa paralel olarak İngiltere ekonomisi geriye gitti. YouGov’un konuya ilişkin yaptığı araştırmalar, Brexit'e verilen desteğin rekor düzeyde düştüğünü gösteriyor. Son anketlere göre İngiliz halkının sadece % 32'sinin Avrupa Birliği’nden ayrılma kararının doğru olduğunu düşünürken % 56'sının ise ayrılmanın yanlış olduğunu düşündüğünü gösteriyor.

YouGov, 2016 referandumundan bu yana AB'den ayrılmanın doğru mu yoksa yanlış bir karar mı olduğunu düzenli olarak halka soruyor. Bu konudaki ilk anketlerde, “doğru karardır” diyenlerin oranı yüksek çıkıyordu, ancak son sonuçlar şimdiye kadarki en yüksek seviyede kişinin AB’den ayrılmanın yanlış bir karar olduğunu düşündüğünü ortaya koyuyor.

Ankete katılanların yaş dağılımına baktığımızda ise genç ve yaşlı seçmenler arasında Brexit’in farklı değerlendirildiğini görüyoruz. Buna göre, 45 yaşın altındaki her yaş grubunda, AB’ye yeniden katılım desteğini yılın başından bu yana yaklaşık yüzde 20 puan artmış durumda. Yaşlı seçmenler arasında ise istatistiksel olarak anlamlı bir değişim olmadı. 55 yaşın üzerindekilerde “yeniden katılmayalım” diyenlerin oranı hâlâ yüksek.

İlginç olan noktalardan biri de Brexit’i savunan birçok kişinin zaman içinde dümen kırmış olması. Örneğin geçtiğimiz günlerde eski Çevre Bakanı George Eustice, Avam Kamarası'ndaki bir tartışmada, Avustralya ile Brexit sonrasında yapılan ticaret anlaşmasının İngiltere için “aslında çok iyi bir anlaşma olmadığını” söyledi  ve perakendeci Next'in Brexit'i destekleyen CEO'su Simon Wolfson, hükümeti yabancı işçilerin ülkeye girmesine izin vermeyi kolaylaştırmaya çağırdı. Oysa Wolfson kampanya döneminde Brexit’in en büyük destekçilerinden biriydi. Anlaşılan o ki Boris Johnson “Brexit'i gerçekleştirip” görevinden ayrılmış olduğunu iddia etse de kamuoyunun bu konuyu tartışmaya devam edecek. 

Göçmen İşçiler Sendikası kuruldu

Hiç yorum yok

16 Haziran 2023

İngiltere’de yaşayan Türkiyeli işçilerin artık bir sendikası var. Geçtiğimiz günlerde kurulan Göçmen İşçiler Sendikası “United Voices of The World” sendikası çatısı altında faaliyetlerini sürdürecek.

 


İngiltere’de yaşayan bir grup işçi ve öğrenci bir araya gelerek, Türkiye’den Britanya’ya göçen işçilerin haklarını savunmak, adil bir ücret, daha iyi bir çalışma ortamı mücadelesine destek için Göçmen İşçiler Sendikası’nı kurdu. Göçmen İşçiler Sendikası göçmen işçilere dönük faaliyet yürüten “United Voices of The World” sendikasına bağlı olarak çalışmalarını sürdürecek.

Sendikanın kuruluşunda, Londra iş gücü piyasasındaki sorunların tespitinde kilometre taşı niteliği taşıyan Alkan Karaçam'ın yürüttüğü "Londra’da Hizmet Sektöründe Çalışan Türkiyeli Göçmenlerin Emek Piyasalarındaki Görünümü" isimli bilimsel çalışma önemli rol oynadı. Çalışmada, göçmen işçilerin güvencesiz işlerde düşük ücretlerle çalıştırıldığı, Britanya’da işçi sınıfının kazanımı olan en temel haklardan dahi yararlanamadıkları ve haklarının çoğundan haberdar olmadıkları ortaya çıktı. Bu bilimsel verilerden yola çıkan sendika buna uygun bir çalışma yöntemi belirledi.

Artan yaşam maliyetleri ve hüküm süren ekonomik krizin ortasında dayanışmaya duyulan acil ihtiyaca dikkat çeken Göçmen İşçiler Sendikası, anlamlı bir değişim yaratmak için seferberlik ve kolektif eylemin önemine dikkat çekiyor.

“PATRONLAR ÜYE OLAMAZ”

İş gücü piyasasında adalet için mücadele etme konusunda güçlü bir kararlılığa sahip olan sendika, göçmen işçilerin karşılaştığı zorlukları ele almayı ve herkes için daha iyi çalışma koşullarını teşvik etmeyi amaçlıyor. Patronların dışında tüm işçilerin üye olabileceği sendika, üyelerine hukuki destek sunacak. Sendikadan yapılan açıklamada, “Sendikamız haksız işten çıkarma, ayrımcılık veya ödenmeyen ücretler gibi durumlarda adli yardıma erişim konusunda destek sunacak, iş yeri ile yaşanan anlaşmazlıklarda yasal temsil hakkı sağlayacaktır” denildi.

Hukuki desteğin yanı sıra kültürel ve eğitsel etkinliklerin de düzenleneceğinin belirtildiği açıklamada, “Üyelerimizin yeni beceriler edinebilecekleri, eğitim alabilecekleri ve iş yerindeki haklarını öğrenebilecekleri destekleyici bir topluluk sağlayacağız. Ayrıca Türkçe, Kürtçe ve İngilizce dil dersleri de dahil olmak üzere çeşitli kültürel ve eğitsel etkinlikler düzenleyeceğiz” ifadelerine yer verildi.

DAYANIŞMA, ÇOĞULCULUK, SINIF MÜCADELESİ

Göçmen İşçiler Sendikası'nın merkezinde dayanışma, cesaret, çoğulculuk ve sınıf mücadelesi olduğunun belirtildiği açıklamada, hem göçmen hem de İngiliz işçilere bölünmeye, ayrımcılığa ve sömürüye karşı birleşme çağrısı yapıldı.

Birlikte yürütülen mücadele ile sömürü zincirlerinin kırılabileceğini belirten sendika, tüm işçilere sendikaya üye olma çağrısında bulundu. Sendika hakkında bilgi almak ve üye olmak için sendikanın web sitesini ziyaret edebilir, sosyal medya hesaplarından iletişime geçebilirsiniz.

 

© Tüm hakları saklıdır
Tasarım by Orbay Soydan