Rengin Kadın Korosu yeni dönem çalışmalarına başladı. Bu yıl hangi projeler
var ajandanızda?
Yeni döneme başlarken esas olarak aklımızda üç proje vardı. Bunlardan bir
tanesi 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü için bir etkinlik yapmak, diğeri de
geçen Temmuz’da gerçekleştirdiğimiz konseri geleneksel yaz konserine çevirmek
ve geçen dönemde hayata geçirdiğimiz kursları istikrarlı bir şekilde devam
ettirmekti. Kadınlara yönelik yaratıcı yazarlık kursu, erbane, gitar ve bağlama
kursu bunlar arasında.
Tabii her şey planladığımız çerçevede kalmıyor. Örneğin bugün
yayımladığımız 25 Kasım
Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü klibini yılın başında
plânlamamıştık ama şimdi böyle bir çalışma çıktı ortaya.
Klip çekme fikri nasıl ortaya çıktı? Ne tür hazırlık çalışmaları yaptınız? Çekimler nasıl geçti?
Sosyalist Kadınlar Birliği yaptığı 25 Kadına yönelik şiddete karşı mücadele günü etkinlikleri çerçevesinde Rengin Kadın Korosu'nun bir şarkı ile katılmasını önerdi. Rengin Kadın Korosu olarak kadın mücadelesi için tarihsel öneme sahip günlerde bizim de sözümüz olmalı anlayışı zaten var. Geçen yıl 8 Mart'ta da yine bir şarkı ile sözümüzü söylemiş ve kadınları alanlara çağırmıştık. SKB'nin önerisini hızlıca değerlendirip adımlar attık.
Profesyonel bir klip çekmek bizim için bir ilkti fakat koromuzdaki
yetenekli kadınların hızlıca sorumluluk alması ve başaracağımıza inanmaları
bizi motive etti. Klip yönetmenimiz ve proje koordinatörlerimiz aynı
zamanda Rengin'in koristi. Klip yaparken bütün emeğin kadınlara ait olması
hedefimizdi. Büyük oranda bunu başardık. En çok zorlandığımız konulardan birisi
enstrüman çalan kadınlar bulmaktı. Çözmesi çok zor olsa da başardık. Bu vesile
ile kadınlara çağrımız olsun, her alanda kadın rengimizle olmalıyız.
Başlattığımız enstrüman kursu ile de amacımız ileride koristinden,
müzisyenlerine kadar tamamen kadınlardan oluşan bir ekip kurabilmek.
Projenize destek veren Londralı kadın sanatçılar da oldu, güzel bir dayanışma örneği sergilediniz, Londra’da sesiyle var olan ya da enstrüman çalan yani müzik yapan kadınlara bir çağrınız var mı?
Bu projede bize destekte bulunan Zeyno Durar, Canan Sağar ve Ruken Yılmaz’a gösterdikleri dayanışma örneğinden dolayı bir kez daha teşekkür ediyoruz. Kadın dayanışmasının önemini klip çalışmasında fazlası ile gördük, hissettik. Birbirimizin yanında olarak çoğalmalı her alanda kadın rengini, sesini güçlendirmeliyiz. Yukarıda da bahsettiğim gibi bir kadın orkestrası kurmak gibi bir hedefimiz var. Enstrüman çalan kadınlarla ortak çalışmaya da daha çok ihtiyacımız var.
Klip çalışması sırasında bize kapılarını açan kurumlar olarak Gik-Der ile
İAKM ve Cemevi'ni özellikle belirtmek isterim. Yine İbrahim Kırılmaz ve Gökçe
Kılınçer bizlere stüdyolarını açarak güzel bir dayanışma örneği sergilediler.
Klip çekimi için bize sponsor olan Engin Tat'a da ayrıca teşekkür etmek
isterim.
Rengin’in çalışmalarını takip etme fırsatı bulan kadınlara bir mesajınız var mı?
Çok güzel dayanışma ve paylaşımların olduğu özel bir ekibiz. Her bir
kadının keşfedilmemiş, bilinmeyen birçok özelliği var. Birçok kadın koroya
katılırken çekingen ve korku ile başladı; yapamama, başaramama korkusu. Bugüne
kadar o kadar az fırsatlar verilmiş ki kadınlara hep “acabalar” ile ürkek
adımlarla yola başlıyorlar. Ama her yapılan yeni işle ve elde edilen başarı ile
kadınların motivasyonu müthiş artıyor. Acabalarla yola başlayan kadınlar artık
2-3 işi birlikte yapıyor ve daha fazlasına adaylar. Koro ile beraber saz
kursuna başlayan kadınlar erbane kursuna da katılmak istiyor. Yapabildiklerine
kendileri de şaşırıyor ve başardıklarını gördükçe daha fazlasını istiyor.
Bizler de Rengin Kadın Korosu olarak kadınların gelişimi için bütün
olanaklarımızı sunmaya çalışıyoruz. Katılmak isteyen bütün kadınlar çalışmalarımıza
katılmaya çağırıyoruz.
Kız kardeşliğin gücü ile daha çok güzel işler başaracağız.
Hiç yorum yok
Yorum Gönder