latest

Depremzedelere psikolojik ilk yardım nasıl yapılır?

18 Şubat 2023

/ by Bisikletli Gazete

Travma psikoterapisti İlknur Şahin, afet bölgesinde gönüllü çalışanlar için “Psikolojik İlk Yardım” ilkelerini esas alan bir rehber hazırladı.

 


Ben travma odaklı psikoterapist İlknur Şahin. Aşağıdaki yazıda, afet bölgesine gidecek veya gitmiş olan, gönüllü çalışanlar için psikolojik ilk yardım nasıl verilir konusunda bir bilgilendirme yapacağım. Bu bilgiler, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından bizlere sunulmuştur.

PSİKOLOJİK İLK YARDIM (PİY) NEDİR?

Psikolojik İlk Yardım (PİY), afet bölgesinde acı çeken ve yardıma ihtiyacı olan insanlarımıza insani destek ve müdahale etme durumudur.  

PİY, psikolojik danışmanlık yapmak olmadığı için herkes PİY müdahalesinde bulunabilir.

PİY’in temel amacı; afetten etkilenen insanlarımızın en temel ihtiyaçlarının giderilmesi, kendilerini güvende hissetmelerinin ve sevdikleriyle bağ kurmalarının sağlanması, sakinleştirilmeleri, işe yaradıklarının hatırlatılması, toplum ruhunu ve birlikteliğini görerek umutlandırılmalarıdır.

Peki, bunu nasıl başaracağız?

AFET BÖLGESİNE GİTMEYE GERÇEKTEN HAZIR MISIN?

Öncelikle afet bölgesine gitme konusunda hızlı ve duygusal karar almayın. Kendi ruhsal ve fiziksel sağlığın yerinde mi? Maddi ve manevi durumunuz sizin oraya gitmenizi destekliyor mu? Çünkü afet bölgesine gittiğinde felaketi görecek ve hissedeceksiniz. Bu olağanüstü ve stresli ortama dayanacak psikolojik ve fiziksel alt yapın var mı? Bunların ciddi ve objektif bir şekilde hesaplanması gerekiyor. Çünkü bunları düşünmeden gidersen orada yardıma muhtaç olan sen olursun.

Alana gitme kararı aldıysan, ihtiyacın olacak en temel ihtiyaçlarını yanında götürmeyi ihmal etme. Depremzedelerin yanına ulaştığında ilk başta kendini tanıt, nereden geldiğini, seni nerede bulabileceklerini, görevini bilsinler. Alandan ayrılma vaktin geldiğinde senden sonra kime danışabilecekleri konusunda onları bilgilendir.

NASIL İLETİŞİM KURMALIYIZ?

Alanda insanlarla iletişim kurarken yumuşak bir ses tonuyla konuşmaya, anlaşılabilir, sakin ve empatik olmaya dikkat etmeliyiz.  Burada yaşayan insanların dilinin, dininin, örf ve adetlerinin, kültürünün farkında olup onların yaşam normlarına saygılı bir şekilde davranmalıyız. Mesela, makyajsız, ojesiz, parfüm kokusuz, takısız, en basit halimizle onlardan biri gibi orada olmalıyız. Böylelikle onları önemsediğimizi, acılarını paylaştığımızı hissettirebiliriz.

ÖNCELİKLİ HEDEF TEMEL İHTİYAÇLARIN KARŞILANMASIDIR

Psikolojik ilk yardımın öncelikli hedefi depremzedelerin en temel ihtiyaçlarının karşılanmasıdır. Temel ihtiyaçları ise; yeme - içme, fiziksel emniyet, hijyenik koşullarının sağlanması, barınma (çadır, konteynır vs.), hava şartlarına uygun giysiler, tıbbi müdahale veya ilaç ihtiyaçlarının giderilmesi şeklinde özetleyebiliriz. Bu insanlar hâlâ şok etkisinde oldukları ve acı çektikleri için, en temel ihtiyaçlarına karşılamaya olanakları olsa da bunlardan faydalanmayı unutabilir ya da ihmal edebilirler. Örneğin su içmeyi, sıkı giyinmeyi unutabilir veya gerek görmeyebilirler. Böyle bir durumda siz de yapıcı bir üslupla onların ihtiyaçlarını gidermelerini hatırlatabilir hatta buna önayak olabilirsiniz.

AFETZEDELERİ AKTİF TUTMALIYIZ

PİY’in bir başka önemli noktası da afetzedelere işe yaradıklarını hatırlatmaktır. Bunu da onları aktif bir şekilde yardım faaliyetlerine dahil ederek yapabiliriz. Örneğin beraber çay veya yemek dağıtabilirsiniz. Bu kişiler ne kadar aktif olurlarsa, o kadar işe yaradıklarını hissedip zamanı geldiğinde rutin hayata daha rahat ve çabuk adapte olabilirler. Diğer türlü, “yorulmasınlar” şeklinde iyi niyetli bir tavır onları pasifleştirebilir ve daha fazla bakıma muhtaçlık hissi verebilir. Bunu yapmamaya özen gösterelim. Unutma ki uzun vadede sen onların kendi kendilerine bakmalarına bir temel oluşturmak için orada bulunuyorsun.

DAVRANIŞLARIMIZI KONTROL ETMELİYİZ

Oradaki insanlar kendilerini güvende hissetmediklerini ve çok uzun bir süre de hissetmeyeceklerini unutmayalım. Bu yüzden sinirli, üzgün kaygılı olacaklardır. Büyük bir hayal kırıklığı içerisinde oldukları için size de beklenmedik bir şekilde davranabilirler, yardımlarınızı kabul etmeyebilirler. Böyle bir durumda lütfen sakinliğinizi koruyun. Unutmayın ki onlar, kriz içerisindeler, ailelerini, arkadaşlarını, yaşam alanlarını, anıları olan sokaklarını kaybettiler. Sizin oradaki asıl göreviniz onlara yardımcı olmak, sakinleştirmek ve umut aşılamak. Dolayısıyla hiçbir şeyi kişisel algılamadan onlara zaman verip ve her imkânda kendinizi hatırlatarak güvenlerini kazanmaya çalışmalısın. Size yaklaşmasalar bile sizin çabanızı görerek kendilerini önemsenmiş hissedeceklerdir. 

İNSANLARI DERTLERİNİ ANLATMAK İÇİN ZORLAMAYIN

PİY’in başka bir önemli unsuru ise mağdur insanları dertlerini anlatmak için zorlamamak gerektiğidir. Onlar buna hazır değillerse konuşmak iyi gelmeyecektir. Ancak konuşmak, dertleşmek isteyenler de olacak o zaman da senin görevin bütün kalbinle onları dinlemek olsun. Böyle bir durumda meraklı sorular sormadan, uzun cümle kurmadan, kendi deneyimlerinizi, acılarınızı paylaşmadan sadece dinlemeye odaklanmak önemlidir.

İNANMADIĞIN ŞEYLERİ SÖYLEME, TUTMAYACAĞIN SÖZLERİ VERME

Unutmamalıyız ki insanlara tavsiyeler vermek veya pozitif bir tavır sergilemek için daha çok erken. Mesela “her şey geçecek”, “iyi olacaksın”, “eminim sevdiklerin iyidir” gibi senin bile öngöremediğin hatta inanmadığın şeyleri söyleme. Tutamayacağın söz verme, soru sorulduğunda cevabı bilmiyorsun onlara “bilmiyorum ama senin için bunu öğrenmeye çalışırım” diyebilirsin.  Cevabı bulamasan bile onlara gidip “kusura bakma cevabı bulamadım” demen de ayrıca önemli, çünkü o kişi senin onun için araştırdığını, çabaladığını görüp önemsediğini hissedecek bu da onun güven ve umut duygularını pekiştirecektir. 

BAZEN KONUŞMAKTANSA SESSİZ KALMAK DAHA İYİDİR

Onlara tavsiye vermek yerine “senin acını görüyorum ve senin kadar olamasa da acını paylaşıyorum, senin için ne yapabilirim” demen çok değerli olacaktır. Bunları söylemekte zorlanıyorsan, o zaman en güçlü kartlarından birini koy ortaya ve sessiz kal. Ona konuşması, ağlaması, öfkesini kimseye zarar vermeden çıkartması için alan ver. Sessizlik doğru anda ve zamanlarda çok güçlü psikolojik bir merhemdir. Bazen birisinin acısına ortak olurken 2-3 dakikalık sessizlik 10 saatlik konuşmadan daha etkili olur.  Bunun dışında onların mahremiyetlerine saygı göstermeli, onların izni olmadan hiçbir yerde konuşulanları paylaşmamanız gerekir. (Yetkili kişiler hariç, onlara da bilmeleri gerektiği kadar bilgi vermen yeterlidir.)

DUYGULARINI KONTROLLÜ VE ONLARDAN UZAKTA YAŞA

Bu arada onların yanında olmaya çalışırken, duyduğun ve gördüklerin karşısında etkilenip duygu patlaması yaşayacaksındır. Duygularını daha kontrollü ve onlardan uzakta yaşamaya dikkat ve özen göster. Yani bir anne orada feryat figan ederken, kriz geçirirken sen de tabii ki ağlayabilirsin ama senin onu sakinleştirme dengeleme gibi önemli bir görevin olduğunu unutma ki onlar yıkıldığında sana yaslanabilsinler.

SÜREKLİ KAPASİTENİ KONTROL ET

Son olarak, bu kadar ağır bir ortamda öz bakımını ve güvenini sakın erteleme. Kendini bilmediğin güvenmediğin alanlara veya durumlar sokma. Kiminle çalışıyorsan sürekli irtibatta ol. Dönüşümlü çalışmayı ihmal etme. Sık sık kendini denetle, nasılım, iyi miyim, uykuya, yemeğe ihtiyacım var mı? İlacımı aldım mı? Mola vermek veya afet bölgesinden ayrılmak için fiziksel ve psikolojik şarjının sıfıra inmesine bekleme. Baktın enerjin azaldı, afet bölgesini terk et, birkaç hafta dinlen sonra tekrar durum analizi yap. Bu süreçte ne yapsan da kendini yeterli hissetmeyebilirsin, facianın büyüklüğünü ve kendi insani limitlerinin farkında ol.

Sen orada bulanarak zaten yapabileceğin en yüce yardımı desteği veriyorsun.

İyi ki varsın!

Psikoterapist İlknur Şahin



https://www.instagram.com/ilknursahintherapy/



🎧👉Depremzedelere psikolojik ilk yardım nasıl yapılır? Podcast olarak dinlemek için tıklayın





 

Hiç yorum yok

Yorum Gönder

© Tüm hakları saklıdır
Tasarım by Orbay Soydan