Ankara Anlaşması 31 Aralık 2020’de sona erdi ama Ankara Anlaşmalıların yaşadıkları mağduriyetler bir türlü sona ermiyor. Aylardır Home Office’in vize sonuçlarını açıklamasını bekleyen Ankara Anlaşmalılar yaşadıkları sorunlara dikkat çekmek için imza kampanyası başlattılar.
Avrupa Birliği (AB) ile Türkiye
arasında 1963 yılında imzalanan Ankara Anlaşması’na 1973’te AB’ye
girince İngiltere de dahil olmuştu. Ancak ECAA vizesi olarak bilinen çalışma/ iş kurma vizesinin fiilen başlaması
2002 yılını bulmuştu. Birleşik Krallık’ın AB’den çıkmasının ardından ise 31
Aralık 2020 itibariyle Ankara Anlaşması tarihe karıştı. Ancak Ankara
Anlaşmalıların mağduriyetleri ne yazık ki sona ermedi. Türkiye’nin son birkaç
yılda yaşadığı ekonomik ve siyasal istikrarsızlık nedeniyle Ankara Anlaşması
yaparak Birleşik Krallık’ta yaşama kararı alan göçmenler salgın koşullarının
yarattığı ekonomik sıkıntılar ve belirsizlikler bir yana Home Office’in aylar
süren dosya incelemelerini beklemekten de usanmış durumdalar.
Daha önce Mehmet Nihat
Nergiz’in düzenlediği imza kampanyası ile İngiltere kamuoyunun dikkatini vize
konusunda yaşadıkları mağduriyetlere çekmeye çalışan Ankara Anlaşmalılar 21
Eylül 2021'de Mustafa Atakan öncülüğünde yeni bir imza kampanyası başlattılar. Ankara
Anlaşmalılar bu kampanya ile aylardır vize sonucunu bekleyen göçmenlerin
yaşadığı sorunlara dikkat çekmek istiyorlar. İmza kampanyasında 10.000 imzacıya
ulaşılırsa konu hükümetin de gündemine alınabilecek.
https://petition.parliament.uk/petitions/597035
ANKARA ANLAŞMALILAR NE
İSTİYOR?
Ergün Sindukh belirsizliklerin
yarattığı ruh hali nedeniyle göçmenlerin kendilerini arafta hissettiklerini
belirtiyor ve şunları söylüyor:
“Oğuz Atay ‘Arafta
kalmak, nedir, bilir misin?
Ben söyleyeyim.
Tam da sıfır noktasıdır,
Araf...
Yani öyle bir yerdesin
ki; ne tam olarak içeride, ne de dışarıda…
Ne ölüsün, ne de diri…
Ne özgürsün, ne de
tutsak…
Ne kalmaktır yaptığın,
ne de gitmek…’ şeklinde ifade etmiş durumu. Vize sonuçlarının 6 ayı geçen
süreleri nedeniyle göçmenler tarifsiz bir çaresizlik hissi yaşıyorlar. Bekleme
süreleri 16, 18 ayı bulan insanlar var. Özellikle 2020 yılında müracaat eden
dosyalar nedensizce sonuçlanmıyor. Home Office ile iletişime geçilmeye
çalışıldığında şablon e-posta yanıtlarının ya da çok uzun süren beklemelerin
ardından telefonda tatmin etmeyen cevapların dışında henüz ciddi bir sonuca ulaşılabilmiş
değil. Oysa yaşanan mağduriyeti dinlediğimizde neden arafta hissettiklerini çok
daha iyi anlıyoruz."
BABANIN HASTALIKTAN ERİYİŞİNE UZAKTAN ŞAHİT OLMAK
Mehtap (kişilerin
isimleri değiştirilmiştir) 2020 Temmuz ayından beri uzatma dosyasının sonuçlanmasını
bekliyor. Babasının hastalıktan eriyişine başka bir ülkeden tanık olmak
yeterince acı vericiyken ziyaret isteği babasının hastalığını kanıtlamasına
rağmen Home Office tarafından karşılıksız bırakıldı ve ne yazık ki babasını
kaybetti. Buna rağmen Home Office’ten hâlâ bir yanıt almış değil.
Sarp genç bir yazılımcı ve o da Ankara Anlaşması “dependent” vizesi ile burada. Eşinin dosyası Eylül 2020'den beri içeride ve neden beklediklerini bilmiyorlar. Çalıştığı iş yeri BRP kartını sorduğunda yasal haklarının devam ettiğini söylese de işveren durumu anlayamadı ve Sarp'ı işten çıkardı.
Özlem ve eşi Ahmet Türkiye'de kurdukları dış ticaret firmasını UK'e büyük umutlarla taşıdıklarında başlarına geleceklerden habersizlerdi. Yurtdışı fuarlar, Çin ve Avrupa'daki müşterilerine gitmeleri 2020 Haziran'dan beri 3 yıllık uzatma vizesini bekledikleri için mümkün değil. İş yerleri zarar ediyor. Covid 19 salgınının yarattığı hasarlara bir de bu içinden çıkılmaz durum eklenmiş durumda. Özlem de Ahmet de kendi dosyaları 18 aydır içerideyken 2021 yılında müracaat eden dosyaların neredeyse bir ay içerisinde sonuçlanmasına anlam veremiyor.
Bu üç örnek dışında çok fazla hikâye mevcut kuşkusuz. Geleceğe dair belirsizlik insanlarda büyük ve ani kayıplarda olduğu gibi bir etki yaratıyor ve ruhlarında derin izler bırakıyor. Ankara Anlaşması uzatma sonucu bekleyen Türkiyeli göçmenlerin sayısının aileleriyle birlikte 1500 kişiyi bulduğu tahmin ediliyor. Göçmenler sosyal medya mecraları üzerinden örgütlenme ve dayanışma içerisinde olsalar da karşılarında bir muhatap bulamıyor, büyük umutlarla geldikleri bu yeni ülkede yeni bir yaşam kurmak için bir an önce yaşadıkları belirsizliklerin sona erdirilmesini bekliyorlar.
merhabalar.bende bahsettiginiz o.magdurlardan birisiyim 18 aydir oturum surem bitti ve halen uzatmadan bir sonuc alamadik kimseye ulasilamiyor.mail attirdik ettik ama.soylenen tek.sey bekleyin hizlandirdik yada dosyanizi geri cekin. bu resmen insan haklarina aykiri.bir durum benim.gibi bir cok.insan magdur.bekleyis icinde.turlu turlu sebeblerden sorunlardan seyahet etmesi.gerekken elleri kollari bagli oturuyorlar ne olucak bu sonumuz nasil sesimizi.duyuracagiz bilemiyoruz....
YanıtlaSil